Premium Pakistan’ın Kalbine Yolculuk: Lahor’dan Kailash Vadilerine Kültür ve Ritüel Turu

LAHOR (2) –İSLAMABAD (3) – PEŞAVER (1) – SWAT (1) - BUMBURET (2)

THY

  • 8 Mayıs gecesi 20.40’ta İstanbul Havalimanı’nda rehberimizle buluşarak Pakistan yolculuğumuz başlıyor. Sessiz bir gecede yapılan hazırlıkların ardından, 00:40’ta TK744 seferiyle Lahor’a doğru havalanıyoruz. Kısa ama dingin bir uçuşun ardından, sabahın erken ışıklarıyla birlikte 08:00’de Güney Asya’nın kültürel kalbi Lahor’a iniyoruz.
  • Havalimanından çıkar çıkmaz vereceğimiz kahvaltı molası, hem uzun uçuşun yorgunluğunu alıyor hem de Pakistan mutfağının ilk lezzetleriyle tanışmamızı sağlıyor. Ardından Babür estetiğinin en zarif örneklerini barındıran şehir turumuza başlıyoruz.
  • İnce çini işçiliğinin ve hat sanatının en zarif birleşimlerinden biri olan Wazir Khan Camii, Lahor’un ruhunu ilk anda hissettiren eşsiz bir eser. 17. yüzyıl Pers mimarisini taşıyan Shahi Hammam ise restore edilmiş freskleriyle tarihin dokusunu gözler önüne seriyor.
  • Günün ilerleyen saatlerinde şehrin iki simge yapısı bizleri karşılıyor: Babür ihtişamının en güçlü örneklerinden Badshahi Camii ve UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan görkemli Lahor Kalesi. Kalenin geniş avluları, saray kalıntıları ve masalsı surları, imparatorluk tarihinin katmanlarını sessizce anlatmaya devam ediyor.
  • Tarihi dokunun içinde ilerleyen kısa bir rikshaw yolculuğu, Lahor’un gündelik hayatını, sokak seslerini ve baharat kokularını hissetmemize imkân tanıyor. Şehrin ritmini hissettikten sonra otelimize geçiyor ve ilk günümüzü sakin bir akşam yemeğiyle sonlandırıyoruz.

 

  • Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından, Babür İmparatorluğu’nun izlerini hâlâ canlı biçimde taşıyan Lahor’un tarih ve kültür katmanlarını keşfetmeye devam ediyoruz. İlk durağımız, sakin bahçeler içinde yer alan Cihangir Türbesi. Babür mimarisinin sade ama zarif çizgilerini barındıran anıt mezar, dönemin estetik anlayışını güçlü biçimde yansıtır. Ardından, detaylı çini süslemeleriyle ünlü Nur Cihan Türbesini ziyaret ederek Babür döneminin sanat yaklaşımını bir kez daha yakından hissediyoruz.
  • Daha sonra Pakistan’ın en önemli kültür kurumlarından biri olan Lahor Müzesine geçiyoruz. Gandhara dönemine ait heykeller, minyatür koleksiyonları ve bölgenin kültürel mirasını anlatan sergileriyle müze, Lahor’un tarihsel hafızasını oluşturan en değerli yapılardan biridir.
  • Öğleden sonra, Pakistan ile Hindistan sınırında gerçekleştirilen ünlü Wagah Border Bayrak Töreni için hareket ediyoruz. Askerî disiplin, ritüeller ve yüksek enerjili kalabalığın coşkusu, bu töreni bölgenin en dikkat çekici deneyimlerinden biri hâline getiriyor.
  • Akşam saatlerinde Lahor’a dönerek otelimize yerleşiyor ve günü sakin bir akşam yemeğiyle sonlandırıyoruz.

 

  • Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Lahor’dan ayrılarak Pakistan’ın başkenti İslamabad’a doğru yola çıkıyoruz. Yol üzerinde, Güney Asya tarihinin en etkileyici savunma yapılarından biri olan Rohtas Kalesini ziyaret ediyoruz. Sur İmparatoru Şer Şah Suri tarafından 16. yüzyılda inşa edilen bu devasa kale, hem askeri mühendislik hem de Orta Asya mimari tarzının güçlü bir birleşimi olarak UNESCO Dünya Mirası statüsündedir. Surları, anıtsal kapıları ve vadilere bakan konumu; dönemin siyasi gücünü ve stratejik kaygılarını hâlâ hissedilir kılar.
  • Kale ziyaretinin ardından İslamabad’a doğru devam ediyor ve öğleden sonra şehre ulaşıyoruz. Modern planlaması, geniş bulvarları ve sade ama estetik mimarisiyle bilinen İslamabad, Pakistan’ın genç ve düzenli yüzünü temsil eder. İlk durağımız, ülkenin sembol yapılarından biri olan Faisal Camii. Çağdaş hatları, çadır formunu andıran mimarisi ve etkileyici dağ silüetiyle birleşen siluetiyle cami, hem İslamabad’ın hem de Pakistan’ın simgesi hâline gelmiştir.
  • Günün sonunda otelimize yerleşerek dinleniyoruz ve akşam yemeğimizi otelde alıyoruz. Yarın bizi Peşaver’e uzanan yeni bir keşif rotası bekliyor.

 

  • Sabah otelimizde alacağımız kahvaltının ardından Pakistan’ın kuzeybatısındaki kadim kültür merkezi Peşaver’e doğru yola çıkıyoruz. İslamabad’ın modern siluetinden uzaklaşıp vadiler boyunca ilerlerken, coğrafyanın sert ama etkileyici yapısı yavaş yavaş kendini gösteriyor.
  • Peşaver, Güney Asya’nın en eski yerleşimlerinden biri olmasının ötesinde, tarih boyunca büyük bir kavşak noktası olmuştur. Afganistan’a açılan ünlü Hayber Geçidi’ne yakınlığı sayesinde, yüzyıllar boyunca tüccarların, seyyahların, orduların ve hikâye anlatıcılarının durak yeriydi. 20. yüzyılın sonundaki Afganistan Savaşı döneminde de önemli bir insani ve kültürel hareketlilik merkezi hâline gelmiş; bu geçmiş, şehrin bugünkü çeşitliliğine ve ritmine derin bir arka plan kazandırmıştır. Tüm bu tarihsel katmanlar Peşaver’i yalnızca bir şehir olmaktan çıkarır, onu bölgenin hafızası hâline getirir.
  • Varışımızın ardından ziyaretlerimize Peşaver Müzesi ile başlıyoruz. Gandhara sanatına ait heykeller, Buda tasvirleri ve antik eserler, Pakistan’ın Budist mirasını gözler önüne serer. Ardından 17. yüzyıldan kalma zarif mimarisiyle Mahabat Khan Camiini görüyoruz. Beyaz mermer avlusu ve ince minareleriyle cami, Babür estetiğinin nadide örneklerinden biridir.
  • Şehrin en canlı bölgelerinden Qissa Khawani Bazaar ise Peşaver’in ruhunu en iyi yansıtan yerlerden biridir. Yüzyıllar boyunca tüccarların ve “hikâye anlatıcılarının” toplandığı bu çarşı, baharat kokuları, renkli dükkânları ve hareketli atmosferiyle hâlâ İpek Yolu geleneğini yaşatır. Ardından, bölgenin geleneksel ev mimarisini yansıtan etkileyici Sethi House’u ziyaret ediyoruz. Ahşap işçiliği, vitray pencereleri ve avlu düzeniyle yapı, Peşaver’in sivil mimarisinin en zarif örneklerinden biridir.
  • Günün sonunda otelimize geçiyor ve akşam yemeğimizi otelde alarak dinleniyoruz.

 

  • Sabah kahvaltımızın ardından Peşaver’den ayrılarak kuzeye, yeşil vadileri ve tarihî katmanlarıyla bilinen Swat bölgesine doğru yola çıkıyoruz. Yol üzerinde, Pakistan’ın Budist geçmişine ışık tutan en önemli arkeolojik duraklardan biri olan Takht-e-Bhai Manastır Kompleksini ziyaret ediyoruz. MS 1. yüzyıla uzanan bu etkileyici yapı, tepenin üzerine kurulmuş konumu, avluları, meditasyon hücreleri ve manastır düzeniyle Gandhara uygarlığının en iyi korunmuş örneklerinden biri olma niteliği taşır. Sessiz rüzgârın taşıdığı tarih duygusu, bu bölgenin manevi atmosferini derin biçimde hissettirir.
  • Ziyaretimizin ardından Swat Vadisi’ne doğru ilerliyoruz. “Doğunun İsviçre’si” olarak anılan bu bölge, çam ormanları, teraslı vadiler ve dağ köyleriyle Pakistan’ın en huzurlu coğrafyalarından biridir. Varışımızla birlikte ilk durağımız Swat Müzesi oluyor. Gandhara döneminden kalma taş heykeller, Buda tasvirleri, madeni para koleksiyonları ve bölgenin arkeolojik mirasını anlatan eserler, vadinin çok katmanlı tarihini anlamak için eşsiz bir çerçeve sunar.
  • Doğa, tarih ve kültürün iç içe geçtiği bu keyifli günün sonunda, Swat’ın sakin atmosferinde otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeğimizi otelde alarak dinleniyor, ertesi gün bizi Kailash vadilerine götürecek yolculuk için hazırlık yapıyoruz.

 

  • Sabah kahvaltısının ardından Swat’tan ayrılarak Pakistan’ın en özgün kültürel bölgelerinden Kailash Vadilerine doğru uzun ama büyülü bir yolculuğa çıkıyoruz. İlk etap, yeşil vadiler ve dağ etekleri boyunca ilerleyen asfalt yollarla başlar; coğrafya her kilometrede biraz daha yabanî hâle gelir, tepeler yükselir, vadiler derinleşir.
  • Kailash bölgesine yaklaşırken araçlarımızı değiştiriyoruz. Dağ yollarının sarp ve dar virajlarında ilerlemek için, yıllardır bu toprakların ritmine uyum sağlamış eski tarz Amerikan jiplerine geçiyoruz. Metal gövdeleri ve güçlü motorlarıyla bu klasik araçlar, hem nostaljik bir zaman duygusu hem de gerçek bir dağ yolculuğu hissi verir. Jipler vadinin girişine doğru ilerledikçe, tozlu patikalar, taş köprüler ve dağın gövdesine yaslanmış küçük yerleşimler bize eşlik eder.
  • Öğleden sonra Bumburet vadisine ulaşıyoruz. Ahşap evlerin teraslara dizildiği, derelerin berrak seslerinin vadide yankılandığı bu özel coğrafya, Pakistan’ın geri kalanından tamamen farklıdır. Kailash halkı; gelenekleri, kıyafetleri, ritüelleri ve pagan kökenli inanç sistemiyle Güney Asya’nın en özgün topluluklarından biri olarak karşımıza çıkar.
  • Akşamüstüyle birlikte Chilam Joshi Festivalinin ilk ritimleri duyulmaya başlar. Vadinin farklı köylerinden gelen insanlar renkli giysileriyle toplanır, davul sesleri yamaçlara çarparak çoğalır. Baharın gelişini kutlayan bu geleneksel ritüeller, bölgenin kültürel ruhuyla tanıştığımız ilk andır ve yolculuğumuzun en unutulmaz sahnelerinden birine dönüşür.

 

  • Bugün tamamıyla Kailash Vadisinin kültürel ritmine adanmış bir gün. Sabah uyandığımızda vadiyi çevreleyen dağların arasında ince bir sis dolaşır; ahşap evlerin bacalarından yükselen duman ve dereden gelen su sesi, bölgenin sade ama büyülü atmosferini hissettirir. Kahvaltının ardından festivalin merkezine doğru yürürken, vadinin doğal güzelliği ile insan seslerinin ve müziklerin giderek çoğaldığı bir yolculuğa çıkıyoruz.
  • Chilam Joshi Festivali, Kailash halkı için yalnızca baharın gelişi değil; aynı zamanda topluluğun bir araya geldiği, gençlerin birbirleriyle tanıştığı, renklerin ve ritimlerin hayat bulduğu en önemli geleneksel törendir. Bugün, tüm vadi festival ruhuyla hareketlenir.
  • Kailash kadınlarının elde dokunmuş, parlak renkli kıyafetleri ve geleneksel başlıkları güneşin altında adeta ışıldar. Erkeklerin oluşturduğu dans halkaları, davul ritimleriyle birlikte giderek büyür; vadinin yamaçlarına çarpan sesler yankılanarak çoğalır. Bu dans ve müzik geleneği, yüzyıllardır değişmeden aktarılan bir kültürel mirasın canlı hâlidir.
  • Günün ilerleyen saatlerinde Kailash Müzesini ziyaret ederek bu topluluğun tarihini, inanç sistemini, ritüellerini ve günlük yaşamını daha yakından tanıyoruz. Ahşap oymalar, geleneksel kıyafetler ve ritüel objeler, vadinin kendine özgü kimliğini anlamamıza yardımcı olur.
  • Festival boyunca yerel halkla temas kurma, fotoğraf çekme, dans törenlerine katılma ve gündelik yaşamın ritmini gözlemleme fırsatımız oluyor. Akşam üzeri vadiye huzur çökerken, festivalin coşkusu yavaşça yerini dinginliğe bırakır. Gece gökyüzünde beliren yıldızlar, dağ köyünün sessizliğiyle birleşerek son derece büyüleyici bir atmosfer yaratır.

 

  • Sabahın erken saatlerinde Bumburet vadisine hafif bir sessizlik hâkimdir; dünün festival coşkusunun ardından vadinin doğal ritmi yeniden sakinliğine kavuşmuştur. Kahvaltının ardından Kailash bölgesine veda ederek dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Dağların arasına oyulmuş yollar boyunca ilerlerken, ahşap evler, yüksek çam ağaçları ve vadinin üzerine düşen sabah ışıkları hafızamızda yer eden görüntüler oluşturur.
  • Kailash’ın iç bölgelerinden ayrılırken yine eski tarz Amerikan jipleri ile dar ve taşlık patikalardan çıkıyor, daha geniş yollara ulaştığımız noktada araç değiştiriyoruz. Bu ilk etap, vadiden ayrılmanın hem fiziksel hem de sembolik bir geçişi gibidir; dağların gölgesinde yaşayan kadim kültür geride kalırken, Pakistan’ın modern yüzüne doğru yeniden ilerlemeye başlarız.
  • Yolculuk gün boyunca devam eder. Geçtiğimiz kasabalar, nehir geçitleri ve dağ sıraları, Pakistan coğrafyasının ne kadar geniş ve çeşitli olduğunu bir kez daha hatırlatır. Yol boyunca verilen molalar, yerel hayatı gözlemlemek ve kısa yürüyüşlerle açılmak için keyifli fırsatlar sunar.
    Yaklaştıkça, vadilerin yerini düzlükler, dağ geçitlerinin yerini geniş yollar alır; böylece coğrafya yavaş yavaş İslamabad’ın düzenli şehir dokusuna dönüşür.
  • Akşamüstüne doğru başkente varıyor ve uzun yolculuğun ardından otelimize yerleşiyoruz. Yol boyunca geride bıraktığımız dağlar, vadiler ve kültürler aklımızda taze bir iz bırakırken, şehir ışıkları sakin bir akşamın başlangıcını müjdeler. Akşam yemeğimizi otelde alarak dinleniyoruz.

 

  • Sabah kahvaltısından sonra Pakistan’ın düzenli mimarisi, geniş bulvarları ve sakin atmosferiyle bilinen başkent İslamabad’ı keşfetmeye başlıyoruz. Ülkenin modern yüzünü temsil eden bu şehir, dağların eteklerine yaslanan doğal güzelliğiyle çağdaş tasarımın zarif bir birleşimini sunar.
  • İlk durağımız, Pakistan’ın en sembolik yapılarından biri olan Faisal Camii. Çadır biçimini anımsatan çağdaş mimarisi, sade hatları ve Margalla Tepeleri’ne yaslanan siluetiyle cami, yalnızca bir ibadet alanı değil; modern İslam dünyasının en etkileyici mimari örneklerinden biridir. Ardından şehrin ulusal hafızasını bir araya getiren Pakistan National Monument’i ziyaret ediyoruz. Anıtın çiçek formunu andıran yapısı, ülkenin dört bölgesini temsil eden duvar kabartmalarıyla birleşerek etkileyici bir simgesel anlatım sunar.
  • Günün devamında Pakistan’ın kültürel belleğini aktaran Lok Virsa Müzesine gidiyoruz. Geleneksel zanaat örnekleri, kıyafetler, halk müziği enstrümanları ve etnografik koleksiyonlar, ülkenin kültür mozaiğini zengin bir anlatımla gözler önüne serer. Bu ziyaret, Pakistan’ın hem tarihsel hem de kültürel çeşitliliğini anlamak için benzersiz bir çerçeve sunar.
  • Ardından şehrin diğer önemli simgelerini panoramik olarak görüyor; Meclis Binası, Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Başbakanlık Konutu gibi yapıları dışarıdan izleyerek modern devlet yapısının mimari izlerini takip ediyoruz.
  • Akşam saatlerinde ise özel bir kültürel deneyim bizleri bekliyor. İslamabad’daki Nizari İsmaili topluluğu ile geleneksel müzik eşliğinde keyifli bir buluşmaya katılıyoruz. Bu samimi etkinlik, bölgenin müzikal mirasını ve topluluk kültürünü daha derinden tanımamıza imkân veriyor.
  • Günü otelimize dönerek sakin bir akşam yemeği ile tamamlıyoruz.

 

  • Son sabahımıza İslamabad’ın dingin havasıyla uyanıyoruz. Dağlarla çevrili başkentin sakinliği, geride bıraktığımız yoğun keşif günlerinin ardından huzurlu bir vedayı andırır. Kahvaltının ardından hazırlıklarımızı tamamlıyor ve Pakistan’da geçirdiğimiz günlerin kültürel zenginliğini, misafirperver insanlarını ve etkileyici coğrafyasını zihnimizde taze bir iz olarak taşıyarak havalimanına doğru hareket ediyoruz.
  • Yol boyunca, geçmiş günlerde deneyimlediğimiz farklı coğrafyalar bir bir akıldan geçer: Lahor’un Babür mirasıyla dolu sokakları, Peşaver’in tarihî çarşıları, Swat’ın yeşil vadileri, Kailash halkının renkli törenleri ve İslamabad’ın modern yüzü… Pakistan’ın çok katmanlı yapısı bu seyahati yalnızca bir tur olmanın ötesine taşımış; kültür, tarih, doğa ve ritüellerle örülü gerçek bir keşfe dönüştürmüştür.
  • İslamabad Uluslararası Havalimanı’ndaki işlemlerimizi tamamladıktan sonra İstanbul uçağına biniyor ve Pakistan’ın büyüleyici ruhuna veda ediyoruz. Uçak gökyüzüne yükselirken altında kalan dağlar ve vadiler, ardımızda bıraktığımız yolculuğun sessiz bir hatırlatıcısı gibi görünür.
  • İstanbul’a varışla birlikte turumuz sona eriyor.

 

• Program boyunca belirtilen tüm konaklamalar
• Lahor, Peşaver, Swat, İslamabad’da 5 sınıfı Serena & Pearl Continental otelleri*
• Kailash bölgesinde yerel standartta konaklama
• Programda belirtilen tüm kahvaltılar ve akşam yemekleri
• Tüm şehir içi ve şehirler arası özel araçlı ulaşım
• Kailash vadilerine girişte eski Amerikan jipleriyle 4x4 transfer
• Programdaki tüm gezi ve ziyaretler
UNESCO alanlarına girişler: Rohtas Kalesi, Lahor Kalesi (geçici liste)
• Müze ve ören yerleri giriş ücretleri
Profesyonel Türkçe rehberlik hizmeti
• Pakistan içinde belirtilen tüm transferler
Yol üzeri molalar ve organize duraklar
Festival alanı girişleri ve özel alan erişimleri
• Nizari İsmaili topluluğu ile kültürel buluşma
• Günlük kişi başı 1 şişe su
• Yerel rehber ve şoför bahşişleri
• Seyahat boyunca organizasyon ve operasyon desteği

PREMIUM AYRICALIKLAR

•Özel Premium Seyahat Kiti (Dünya Değişmeden’e özel tasarım hediyeler)Seyahat kitapçığı → Detaylı program & notlar,
•Zoom ön-buluşma → Rehberle tanışma & bilgilendirme,
•Özel kulaklık hizmeti → Turlar sırasında rehberi net duyabilme,
•Limitli kişi sayısı → Butik grup deneyimi (maks. 20 kişi),
•Araçta günlük 2 şişe su,
•Yemeklerde 2 kadeh alkollü içki veya meşrubat,
•Yerel rehber & şoför bahşişleri dahil.

 

  • İstanbul – Lahor gidiş / İslamabad – İstanbul dönüş uluslararası uçak bileti
  • Öğle yemekleri
  • Kişisel harcamalar (içecekler, minibar, alışveriş vb.)
  • Yurtdışı çıkış harcı
  • Vize ücreti ve vize işlemleri
  • Programda belirtilmeyen ekstra turlar
  • Seyahat sağlık sigortası
  • Uçuş gecikmesi veya iptali durumunda oluşabilecek ek masraflar

 

Rota Uçuş No Uçuş Tarihi Kalkış Saati İniş Saati
İstanbul (IST) → Lahor (LHE) TK 744 09 Mayıs 2026 00:40 08:00
İslamabad (ISB) → Istanbul (IST) TK 751 18 Mayıs 2026 08:55 12:25

Hindikuş Dağları’nın gölgesinde, tarihin ve kültürün katman katman biriktiği bir coğrafyada eşsiz bir yolculuğa çıkıyoruz. Babür imparatorlarının ihtişamlı şehirlerinden İpek Yolu’nun kadim duraklarına; vadilerin arasına saklanmış köylerden binlerce yıldır kendi inançlarını koruyan Kailash halkına uzanan bu rota, Pakistan’ın en derin ve en özgün yüzünü keşfetme fırsatı sunuyor.

Lahor’un çinilerle bezeli camileri, Peşaver’in hikâyelerle yoğrulmuş çarşıları, Swat Vadisi’nin sessiz güzelliği ve sonunda dünyanın en sıra dışı topluluklarından birinin baharı karşıladığı Chilam Joshi Festivali… Her adımda farklı bir kültüre dokunduğumuz, her durakta başka bir hikâyeye tanıklık ettiğimiz bu yolculuk, yalnızca bir seyahat değil; ritüellerin, doğanın ve tarihin iç içe geçtiği çok katmanlı bir keşiftir.

Kailash vadilerine girerken eski Amerikan jipleriyle tırmandığımız dağ yolları, festival alanında yankılanan davul sesleri, geleneksel kıyafetlerin parlak renkleri ve vadinin gecelerine yayılan o kendine özgü huzur… Bu yolculuk, modern dünyanın telaşından uzak, kadim ritüellerin hâlâ soluk aldığı bir dünyanın kapılarını aralıyor.
Pakistan’ın kültürel zenginliğini, misafirperverliğini ve doğasının görkemini bir arada sunan bu rota, hafızalarda kalacak özel bir deneyim vaat ediyor.

Bu Seyahatte Neler Yaşayacağız?

Chilam Joshi Festivalinin renkli dünyasına gireceğiz. Kailash halkının baharı karşıladığı dansları, ritüelleri ve geleneksel kıyafetlerini yakından göreceğiz.

Kailash köylerinde gündelik yaşamı gözlemleyeceğiz. Ahşap evler, teraslı bahçeler, yerel el sanatları ve vadinin sakin ritmi bize eşlik edecek.

• Vadilere girerken eski Amerikan jipleriyle dar dağ yollarında nostaljik ve heyecan verici bir yolculuk yaşayacağız.

Lahor’da Babür mimarisinin en zarif eserlerini keşfedeceğiz: Wazir Khan Camii, Badshahi Camii, Lahor Kalesi ve Shahi Hammam.

UNESCO Dünya Mirası Rohtas Kalesi’nde 16. yüzyıl askeri mimarisinin güçlü izlerini göreceğiz.

Gandhara uygarlığına ait izleri takip edeceğiz. Takht-e-Bhai Manastırı ve Swat Müzesi,

bölgenin Budist mirasını gözler önüne serecek.

Peşaver’de İpek Yolu atmosferini hissedeceğiz. Qissa Khawani Bazaar, Mahabat Khan Camii ve Sethi House kültürel çeşitliliğiyle büyüleyecek.

İslamabad’da ülkenin modern kimliğini tanıyacağız. Faisal Camii, National Monument ve Lok Virsa Müzesi önemli duraklarımız arasında.

Nizari İsmaili topluluğu ile geleneksel müziklerin paylaşıldığı özel bir akşam geçireceğiz.

• Dağ geçitleri, vadiler, ormanlar ve nehirler arasında ilerlerken Pakistan’ın doğal güzelliklerini her adımda hissedeceğiz.

 

İki kişilik odada kişi başı
4500 USD
Tek kişi
5390 USD

Tur Tarihleri

09 Mayıs 2026 - 18 Mayıs 2026
9 Gece / 10 Gün
4500 USD
Ön Rezervasyon

Yorumlar

0 Yorum
Henüz yorum yapılmamış.

Bizi takip edin!

Kara Gemi